Bu yazı, yirmi yıllık gazeteciliğim
boyunca en yazdığım en zor yazı. Bu anlaşmayla ilgili ne
diyebilirim? Ve en önemlisi, aslında ne yapmalıyız?
Eğer muhafazakarları, sosyalistleri
veya aralarında yer tutan o “POTAMI” (Nehir) partisini
destekliyorsanız, bir derdiniz olmamalı: her türlü SYRIZA'nın
başarısızlığına sevinir ve hükumeti devirmek için
entrika çevirmeye devam edebilirsiniz. Eğer Komünist Parti'yi
destekliyorsanız “Tutarlı olan sadece biziz” diye
bağırabilirsiniz. Ve nihayet eğer Ocak'tan çok önce SYRIZA'ya
hainin önde gideni diyen nefret dolu seçmenlerdenseniz, yine bir
derdiniz olmamalı.
Yeni bir Memorandum mu?
Ama diğer yandan
eğer -SYRIZA'yı destekleyin veya desteklemeyin- bu hükumetinin
derdinin kendi derdiniz olduğunu, Sol için ve ülkeniz için büyük
bir fırsat olduğunu düşünüyorsanız, eğer bu hükumetin kaderi
için dertleniyorsanız, o zaman güç durumdasınız.
Bu
tür bir sorgulama hattı ikna edici değil; nihayetinde tercih
edileni desteklemeye ön hazırlık olarak kullanılabilir:
Memorandumu imzalamak, Eurogroup'la bir kopuş peşinde olmak ve
hatta AB'den bir çıkış istemek. Ne seçimler ne de referandum
(önemlerini küçümsemeden) SYRIZA'ya bir kopuş aramak veya yeni
bir memorandum imzalamak yetkisini vermedi. Birkaç itiraz:
*
Yunan hükumetinin önerisi, açıkçası, berbat. Bu da bir tür
Memorandum. Bu, hükumetin ve bir bütün olarak (memorandumun
feshedilmesini, “dürüst bir anlaşmayı” vs. vaat eden)
SYRIZA'nın programının açık bir başarısızlığıdır. Bu
kendisine “yoldaş” diyen herkesin kişisel ve kolektif
başarısızlığıdır.
* SYRIZA'nın bu gelişmede belirgin
bir politik sorumluluğu var: hem analizleri hem de politikalarının
gerçekçi olmadığı kanıtlandı. Yine de bu sorumluluk
kreditörlerininkinin yanında küçük kalıyor. Fare, fille -komik
diyemesek de imkansızdı- güreşmeye çalıştı. Durum kritik
çünkü elimizde ortada bir Kurum olarak Avrupa'nın kolektif
başarısızlığı var.
* Anlaşmaya “adil”,
“uygulanabilir” falan denmemeli. Eğer bu tür bir anlaşmayı
Samaras imzalamış olsaydı, isyan ederdik. O zaman neyin iyi
olduğunu söyleyelim ama esas olarak başarısızlığımızı
itiraf edelim. Mali sıkıştırmayla verilen bir ültimatomun sonucu
oldu diyelim. Aynı zamanda bu tarihteki önemli anın bir görünümü:
Avrupa sosyal demokrasisi, Sağla neredeyse aynı yerde. Sol ve
eylemci gruplar küçük, gösterileri de duygusal ama etkisiz.
* SYRIZA hükumetinin esas başarısı,
Yunanistan'da uzun süredir devam kemer sıkmayı, Avrupa demokrasisi
bağlamında ortaya getirmesi, dikkatleri ona çekmesi. Başbakan
Tsipras'ın Avrupa Parlamentosu2ndaki konuşması, Avrupa çapında
dayanışma açıklamalarını tetikledi. Hatta Avrupa'daki
neoliberal cephede bazı çatlaklar bile meydana geldi.
Şu “Kopuş” nedir?
Nihayet şu “kopuş” nedir?
Avrobölgesi içerisinde iflas mı? Adı kötüye çıkmış avrodan
çıkış mı? Hatta AB'den çıkış mı? Her birinin nasıl
istenirse öyle anlaşılabilir olmasını endişe verici buluyorum.
* Eğer kopuş yarın gerçekleşirse
en düzensiz, acı verici ve yıkıcı şekilde olacaktır:
hazırlıksız bir devlet aygıtı, boş banka kasaları, ekonomik,
sosyal ve politik kargaşayla sonuşlanacak aceleci bir ulusal para
basımı. “Felaket” sözcüğü aklımda yer ediniyor. Bu,
gerçekten de çatışma içindeki bir toplumda her zaman olduğu
gibi en zayıflara zarar verecek bir en kötü durum senaryosu
olurdu. Bu durumda hükumet büyük bir olasılıkla istifa
edecektir.
* Bununla beraber daha anlamlı bir
soru var: “Kopuş” bir plan doğrultusunda, düzgünce ve bir
hükumet çöküşü olmadan yürütülse bile bu neden ülkeyi daha
iyi bir duruma getirsin ki? Neden bundan en alt sınıflar (asgari
ücretliler ve düşük emekli maaşı alanlar, işsizler, gençler)
yarar sağlasın? Avrobölgesinin hatta AB'nin dışındaki bir sol
hükumet, iktidar oyunundan sağ çıkabilir, yasaların baskılarının
üstesinden gelebilir ve ülkenin durumunu uluslararası işbölümünde
daha iyi bir duruma getirebilir mi?
* Eğer Avro üyeleri olarak bize karşı
olanlardan daha zayıf olduğumuz için başarısız olduysak, niye
Avrobölgesinin dışında güçlü olacağımız düşünülüyor?
Eski ve yeni kreditörlerle müzakere ederken nasıl daha iyi şartlar
elde edelim? Bu ancak ülke izole edilirse, duvarlar örülürse,
ticaret yapmazsa ve borç-alacak ilişkisine girmezse mümkün.
Çifte çıkmaz
Memorandumu imzalamak da düzensiz bir
Avrodan çıkış da kreditörler tarafından dayatılan iki seçenek.
Bu seçeneklerden hiçbiri SYRIZA'nın ve Yunan halkının
isteklerini yansıtmıyor.
11.07.2015
Stratis Bournazos
0 yorum:
Yorum Gönder