GUE/NGL

Geçen Eylül’de yapılan seçimlerde, seçmenler SYRIZA’nın iki eksene dayanan yeni siyasi programını kabul etti:

GUE/NGL Milletvekillerinin Diyarbakır’ın Sur İlçesine Girmelerine İzin Verilmedi

GUE/NGL heyeti, Türkiye ziyaretine dair raporunu Strazburg’da 8 Mart günü saat 17.30’da açıklayacak.

GUE/NGL

Cizre sakinlerine yönelik ölümcül saldırıları en güçlü şekilde kınıyoruz.

24 Mayıs 2011 Salı

Derin Liberallerin AKP Hayranlığı...

Malum, son zamanlarda her şeyin bir görünür hali gibi bir de derin hali var: Derin devlet, derin PKK, derin polis, derin AKP, derin sol… Bir tek bahsedilmeyen derin liberaller kaldı.

Bu derin liberaller, derinde olmalarına rağmen sahip oldukları imkânlar ve ileri periskop teknolojileri sayesinde hemen her an ve alanda her şeyi takip edip duruma göre kendilerini görünür kılabiliyorlar. Gazete köşelerinden, televizyon ekranlarından, kitapçı raflarından ve elbette sosyal ağların gözeneklerinden sızıyorlar. En ufak bir boşluğu bile değerlendirmeden geçmiyorlar. Bir tek radyoda olduklarından şüpheliyim. Bunun da iki sebebi olabilir ya ben çok fazla radyo dinlemediğim için bilmiyorum ya da onlar radyonun fazla demode bir iletişim aracı olduğunu düşündüklerinden dolayı ihmal ediyorlar.

9 Mayıs 2011 Pazartesi

İtalik CHP...

CHP'nin merkez sağ seçmene açılım adı altında hemen her seçimde vakt-i zamanında merkez sağ diye tabir edilen ancak şimdi partiler çöplüğünde yerini almış olan DYP ve ANAP'lı siyasetçileri milletvekili adayı olarak gösterme ve seçtirme hikâyesi bu seçimde de Aydın Ayaydın, Turhan Tayan, Mehmet Haberal ve Sinan Aygün'le devam ediyor. Hoş, bu son ikisini merkez sağdan çok aşırı sağda da sayabiliriz ama nihayetinde bu ülkede -en azından siyasetçiler arasında- sağ ve aşırı sağ arasındaki çizgi öyle pek de belirgin değil.

4 Mayıs 2011 Çarşamba

Finlandiya Seçimleri

Finlandiya halkı konuştu: Geleneksel Milliyetçi "Gerçek Finler", diğer tüm partiler oy kaybederken oyların %19'unu (+%14,9) alıp 200 sandalyeli parlamentoda 39 (+34) sandalye kazanarak büyük bir zafer elde etti.

Peki, "Gerçek Finler" kim? İlk olarak politik iktidarı 30 yıldır kendi aralarında paylaşan Ulusal Koalisyon Partisi, Merkez Parti ve Sosyal Demokratlar'dan oluşan eski rejime muhalif bir parti denilebilir. Bu, 30 yıl boyunca halk artan bir şekilde politikaya olan ilgisini kaybetti ve bu ilgisizlik seçimlere katılımın düşüklüğüyle kendini gösterdi. Bu seçimler bir bakıma politikanın politikaya dönüşü oldu.