Avrupa Sol Partisi, Türkiye'de yüzlerce politik tutuklunun katıldığı, bazısının 68 gün sürdürdüğü uzun süreli açlık grevinin, pek çoğunun ciddi sağlık sorunları yaşaması ihtimaline rağmen can kaybı olmadan bitmesinden memnuniyet duymaktadır. Açlık grevinin bitişinin kalıcı ve samimi bir diyaloğun başlangıcı olmasını umuyoruz.
Türkiye'de insan haklarının geçen yıl önemli ölçüde kötüye gittiğinin farkındayız. Yüzden fazla gazeteci, çok sayıda sendikacı, feminist ve diğer entelektüeller ve muhalifler olmak üzere toplamda -çoğu Kürt- 10.000'den fazla politik tutuklu, Türk hapishanelerinde tutuluyor. Türk devletinin baskısı aynı zamanda Kürt hareketine destek veren veya başka alanlarda hükumeti eleştiren diğer muhalif politikacılara yöneliyor. Ayrıca Kürt bölgelerinde neredeyse her gün askeri operasyon gerçekleştiriliyor.
Avrupa Sol Partisi, tutukluların taleplerinin uluslararası hukuk ve insan hakları dahilinde olduğunu düşünüyor. Açlık grevcileri, diyalog başlatmak için hayatlarını ve sağlıklarını riske attılar. Mahkemede anadillerinde savunma hakkına sahip olmayı istiyorlar; Kürt dilinde eğitim ve Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kalkmasını istiyorlar. Mahkemelerde Kürt dilinin kullanılması hakimlerin iznine bağlı olduğu için Türk hükumetinin yasal değişikliği ciddi bir çalışma olarak görülemez.
Politik tutukluların insan hakları ve demokrasi için verdikleri şiddet içermeyen mücadelelerini destekliyoruz. ASP olarak Erdoğan hükumetini samimi görüşmelerini ve gerçek bir barış sürecini başlatmaya çağırıyoruz. Avrupalı hükumetler, Türkiye'deki insan haklarının vahim durumuna tepki göstermeli ve insan haklarına saygı ve politik görüşmelerin başlatılması için baskı kurmalılar.
ASP Yürütme Kurulu toplantısı
Kopenhag 17/18.11.2012
0 yorum:
Yorum Gönder