6 Mart 2013 Çarşamba

Bir Sosyalistin Chavez'i Aklama Çabaları

Venezuela Devlet Başkanı Hugo Chavez'in öldüğü duyulur duyulmaz özellikle en rahat tıvitırda görüldüğü üzere çeşitli kamplaşmalar yaşandı. Şu anda kim ölse kendi politik yenilgi acısını unutmak için ona üzülecek olan ulusalcılar ve neye üzüldüğünü bile bilmeyen ama kamuoyu sempatisinden yararlanmak isteyen tipik popülist sağcıları bir kenara koyarsak kabaca sosyalistler ve liberaller olarak adlandırabileceğimiz kesimler arasında karşıtlık oluştu.

Liberallere göre Chavez, baskıcı, anti demokrat, sansürcü, milliyetçi, sermaye karşıtı ve dünya üzerindeki baskıcı ülkelerin dostu idi. Kendi ülkesinde muhalefeti ezen, yoksulların gönlünü popülist politikalarla çelen bir diktatördü.

Bu düşünceleri sayesindedir ki Chavez'in ölümüne üzülen sosyalistleri gönül rahatlığıyla bir diktatörü desteklemekle itham edebiliyorlar. Temel argüman şu: Başkasının diktatörlüğüne karşısınız ama diktatör solcu olunca sesiniz çıkmıyor, tutarsızsınız.

Sosyalistlerin böyle bir durumdan azade olduğunu söyleyecek değilim elbette zira tarih aksini gösteren örneklerle dolu. Fakat yine de Venezuela'nın bir diktatörlük ve Chavez'in de bir diktatör olduğuna ve sosyalistlerin yine bir diktatörü desteklediği iddialarına -liberaller kusura bakmasın- katılamayacağım.

Evet, Venezuela tastamam, eksiksiz ve ideal bir demokrasi değil. Pek çok alanda yetersizlikleri var. Ezelden beri oligarşik bir yapıyla yönetilen, halkı ezilen, kaynakları sömürülen, yoksulların düzene isyanları katliamlarla bastırılan bir ülke, yoksulların temsilcisi iktidara gelince ne kadar demokratik olabilirse o kadar demokratik. Sonuçta demokrasi dediğimiz idari bir sistem değil biraz da yaşam kültürüyle ilgili bir şey.

Sosyalistler, Chavez'i ve Bolivarcı devrimi dört başı mamur, ideal, demokratik, özgür ve eşit bir ülke kurduğunu düşündükleri için sevmediler ve desteklemediler. Sosyalistler, Chavez'i ve Bolivarcı devrimi ülkeyi sömüren ulusötesi sermayeye dur dediği için, ömrü yoksullukla geçmişlere parasız eğitim, parasız sağlık, ucuz konut, ucuz beslenme imkanı sağladığı için, (bu kısım demokrasi salt özgür seçim ve özgür basından ibaret sananlara gelmiş olsun) yerlilerin haklarını tanıdığı için, fabrikaların yönetimini işçilere devretmeye başladığı için, ülke anayasasını pirinç, un, mercimek paketlerine yazarak yoksullara ulaşmasını sağladığı için, kamu kaynaklarının kullanımında halka söz hakkı tanıdığı için aslına bakarsanız başka bir dünyanın mümkün olduğunu gösterdiği için sevdiler ve desteklediler.

Başka bir dünyanın mümkün olmadığını, liberal demokrasinin tarihin görüp göreceği en ileri düzen olduğunu düşünenlerin Chavez'i ve Bolivarcı devrimi beğenmemeleri normal. Sosyalistleri gözü kapalı diktatör destekçileri olarak göstermeleri ise bu düşüncelerini haklı çıkarma çabasından başka bir şey değil.

Ben, Chavez'in eleştirilecek pek çok yönü bulunmakta birlikte liberallerin dediği gibi baskıcı, diktatör ve korkunç bir kimse olarak hatırlanacağını düşünmüyorum.

Eh, herkes de liberaller gibi düşünmek zorunda değil. Düşünce özgürlüğü diye bir şey var, değil mi?

0 yorum: