3 Mayıs 2014 Cumartesi

Siyasi Haber'de Çıkan "İbra Yazısına" İtiraz Var...

Bir süredir sanal ortamlarda konuşulan, SYKP ve dolayısıyla HDP'li gençlerin, hırsızlık yaptıklarını söyledikleri çocukları " döverek cezalandırmaları" olayı üzerine önce olayda adı geçenlerden Ahmet Saymadi "Yaptık ama niye yaptık hele bir sor" içerikli bir yazı yazdı "Bir hata ve bir linç hikayesi!", sonra Siyasi Haber sitesinde "Berkin Elvan Öğrenci Evi olayının arka yüzü" diye "cezalandırma" mağduru çocukların kendilerini "cezalandıranlarla" nasıl "yüzleştirildiklerinin" anlatıldığı bir yazı yayınlandı. Bu ikinci yazıya bakılırsa çocukları dövmek yetmemiş, bir de kendilerini dövenlerin karşısına oturtulup bir "ibra belgesi" alınmaya çalışılmış.

İşte bu Siyasi Haber'deki ikinci yazıya dair, HDK-P MYK üyesi Levent'in getirmiş olduğu bir itiraz, e-mail adreslerini ve gruplarını dolana dolana bana dek geldi. Okunması gerektiğini düşündüğüm için aşağıya ekledim, buyurun:


Öncelikle "özel" diye sunulan haberden başlayalım. Her şeyden evvel şunu söylemeliyim ki canım acıdı. SYKP'nin resmi yayın organından böyle bir haberin yapılıp atılması beni dehşete düşürdü. Kabul edilen ve ceza verilen bir suçla ilgili bu "aklama" telaşınız sadece sol kamuoyuna zarar vermektedir. 

Öncelikle hukuki bir metin yazdığımı belirtmek isterim. İşin vicdan kısmı size kalmış. 

1- T.C. Devletinin uyguladığı çocuk hukukunun daha gerisinde olan bir iş bizatihi il yürütmesi tarafından ve suçu işlediği iddia edilen kişiler tarafından gerçekleştirilmiştir. Bu çocukların elbet dinlenmesi gerekliydi ve fakat bunun psikolog ve bağımsız gözlemciler eşliğinde yapılması lazım gelirdi. Siz "iktidar olduğunuz" alana şiddete uğradığı iddia edilen (ve haberden anlaşıldığı üzere iddia değil gerçekliği vakidir.) kişileri çağırıp yine bu iktidarla özdeşleşen kişiler tarafından dinletiyorsunuz. Her şeyi geçtim bizatihi bu davranışın kendisi disiplin suçudur. İl yöneticileri başta olmak üzere bu buluşma ve görüşmeyi ayarlayan kişiler hakkında derhal tahkikat başlatılmalıdır. Siz bir travmayı yeniden o çocuklara yaşattınız. Anlamanız için özellikle "feminist" arkadaşların anlayacağı dilden bir örnek vereyim: Tecavüze uğrayan kadının yasadışı sorgusunu düşünün. Tekrar tecavüze uğrarım beni öldürürler korkusuyla inkar etme hali ve diğer taraftan beyana zorlama hali. Ya da "beyan esastır" mevzusundan hareket edelim. Bu ilkeyi kabul etmemizin bir çok sebebi var ama feminist teori içerisindeki dayanaklarından biri "travmanın tekrarlanmaması" için bir kere daha beyana zorlanmaması değil midir?

2- Siz faille mağduru ne sıfatla ve neden bir araya getirirsiniz? Bu bir araya getirmeyi kim örgütlemiştir? Cevabı il yönetiminden görüşmeyi yapan arkadaştan aldığım bilgiyle veriyorum. Çocuklarla evvelinden görüşülüp ilin haberi olmadan bir görüşme ayarlanıyor. Ve ne vahimdir ki faillerden Ahmet Saymadi Sema'yı görüşmeye son anda ikna ediyor. Özür dileyip çıkacaklarını ifade ederek toplantıya başlanıyor ve toplantıda "3 tokat(çık)" atıp çıktığını çok pişman olduğunu ve bu sebeplerden özür dilediğini gözleri dolarak (Sema'nın aktarımıyla) ifade edip çıkıyor. Daha sonra diğer "çocuklar (fail olduğu iddia edilenler)" herkesin birer ikişer tokat attığı ve çıktıklarını söyleyip özür diliyorlar. Bu esnada mağdurlardan sadece Ferhat içerideymiş ve Ferhat Yunus gelmeden konuşmayacağını söylüyor (Acaba neden? Bir korku mu var?) Daha sonra Yunus geliyor ama Yunus yanında 3-4 tane daha "sokak çocuğuyla" beraber geliyor (bunun da neden olduğunu düşünmekte fayda var).

3- Haberden HDK-P İl yönetiminin "resmi bir görüşme" yaptığı anlaşılıyor. Ancak ilden aldığım bilgi bunun aksini söylüyor. Öyle görünüyor ki, sırf haberi yapabilmek için bu çocuklar harcanmıştır, travmaları tekrarlanmıştır, parti/kongre hukuku çiğnenmiştir. 

Bütün bunların hepsinin disiplin suçu olduğunu bir kez daha vurguluyorum. Ve bu haberi yapan ve paylaşan arkadaşlarla aynı kurullarda yer almanın üzüntüsünü yaşıyorum.

Not: SYKP karşıtı gibi hakkımda ne idüğü belirsiz ve asılsız haberler çıkarmayın, bu bir adalet talebidir ve şahsım adına ilkesel bir duruştur.

Dayanışmayla,

Levent 

0 yorum: