18 Ağustos 2011 Perşembe

5. Mekanize Lojistik Medya Tugayı

İliştirilmiş medya deyimi belki ABD’nin Irak işgali sırasında ortaya çıkmış olabilir ama mesleğin geçmişi bundan daha eskiye dayanıyor. Üç tarafı denizlerle çevrili olan bu topraklar için bu iliştirilmişlik halinin en billur örneği hayatımızın bir dönemine kâbus gibi çökmüş olan Anadolu’dan Görünüm programı ve bu işin kompetanı olan Ertürk Yöndem. Sayesinde bir nesil, programın meşhur müziği başlar başlamaz Pavlov’un köpeği misali hazır ola geçerek huşu içinde kaç teröristin etkisiz hale getirildiğinin açıklanmasını bekledi.

Ertürk Yöndem, bu işi piri olabilir ama bir bütün olarak Babıâli-İkitelli medyası 1980 öncesinden getirdiği Vatan-Millet-Sakarya geleneğini 1990’lardaki hayli kirli savaş döneminde de devam ettirmekte bir pek mahirdi doğrusu. Her daim asparagas, dezenformasyon ve yalana dayalı haber yapmayı tercih etmiş medya, söz konusu olan militarize konular olunca ne kadar pervasız olabileceğini yıllar boyunca gözümüze soktu. O kadar ki gazetelerin genel yayın yönetmenlerinin, başyazarların, kodaman köşecilerin pırpırgaçlı uçurgaçlarla cepheye götürüldüklerini hepimiz izledik. Halkımız, yıllarca kahraman komutanların, kahramanca savaşan kahraman askerleri ne kadar kahramanca yönettiklerine dair hikâyelerini gözlerimiz yaşarmış ve göğsümüz kabarmış bir şekilde izlemedi mi?

Bütün bu arazideki ilişmelerin yanı sıra bir de toplantı salonlarındaki koltuklara ilişme hali vardı. Bir salona toplanan medyanın önde gelenleri, karşılarına çıkan canlı bir organizmanın uzantıları olan apoletli ve sırmalı bireyler tarafından ne tür ve içerikte yazılar yazmaları gerektiği konusunda bilgilendirildiler. Zaten içlerinde var olan yüksek derecede milliyetçi ve erkek duygular, emir komuta zincirine dâhil edilerek militarize bir şekilde aktive edildi. Yazı ve haberlerinin derinliği ortalama bir üniformalının zekâ pırıltısını aşmayacak şekilde dizayn edilen bu zevat, belki de gazetecilik mesleğinin dünyanın en fazla manipüle edilen yazı ve haberlerini hazırlayan üyeleri olarak tarihteki yerlerini aldılar.

Sermayenin el değiştirmeye başlamasıyla birlikte maddi-manevi kaynaklarının kısılması nedeniyle bir süredir hükümete doğrudan, onun –nihayet her zaman olması gerektiği şekilde- yönetimindeki sivil ve askeri kurumlara inceden muhalefet eden medya, şimdi Başbakan savaş ve şiddet söylemini artırır artırmaz, üzerinden yıllar ve yollar geçmesine rağmen takdire şayan bir refleksle hazır ol pozisyonunu aldı bile. Birkaç haftadır alanlarında hayli profesyonel olan iliştirilmiş medya yazarları, sabrın taştığından girip gözaltı listelerinden çıkıyorlar. BDP’nin ne kadar etkisiz, yetkisiz ve beceriksiz olduğundan başlayıp, hükümetin yine bu zaman kadar iyi dayandığına kadar salvoluyorlar. Onlar kendilerine ayrılmış köşelerden, halkın psikolojik ikna boyutunu tamamlarken haber sayfaları da benim diyen reklamcının yapamayacağı şekilde insansız hava uçaklarının becerileri, bordo berelilerin akrobasileri, termal kameraların insanın için ısıtan sıcaklığı ve kırsal alanda 10 metre aralıkla yürürken boyu kadar silah taşıyan 20’lerindeki delikanlıların görüntülerini yavaş yavaş piyasaya sürmeye başlıyor.

Burada ilginç olan bir nokta da zamanın mağdur gazetecilerinin, mağrur konuma geçer geçmez bu militarize ortama uyum sağlayarak hazırol sırasının önlerinde yer kapma çabaları ki bu çabalarında gayet başarılılar. Adeta 90’lı yıllardaki ana akım medyanın yaptıklarına şimdi onlara eklenen yeni medya da yapıyor. Ya da şöyle diyelim, ana akım medya genişleyip önceden karşı olduklarını da içine alarak saflarını sıklaştırıyor.

Bu durumda artık cephenin bir tarafında yer alarak sürekli psikolojik zemin hazırlayan genişlemiş ana akım medyaya gelişen teknolojinin verdiği yetkiye de dayanarak 5.Mekanize Lojistik Medya Tugayı diyebiliriz…

0 yorum: