25 Haziran 2015 Perşembe

Danimarka Seçimleri - Sağcıların Zaferi

Danimarka'da Pazar günü yapılan seçimler pek çok yönden şaşırtıcıydı. Aşırı sağcı Danimarka Halk Partisi en büyük kazanan olurken 2011'de yapılan önceki seçimlerin en büyük partisi olan liberal parti "Venstre" büyük bir yenilgiye uğradı.

Diğer yandan Sosyal Demokratlar seçimlerden en büyük parti olarak çıkarken eski koalisyon ortakları Sosyal Liberaller ve Sosyalist Halk Partisi (SF) kesin yenilgiye uğradılar.

Yeni hükumet, 2011'e kadar iktidarda olan eski sağcı, burjuva hükumetin Başbakanı, "Venstre"nin lideri Lars Lokke Rasmussen tarafından kurulacak. Son 4 yıldır Başbakan olan Sosyal Demokratların lideri Helle Thorning-Schmidt, her iki koltuktan da istifa etti.

Enhedslisten (Kızıl-Yeşil İttifak) seçimlerde oylarını %6.7'den %7.8'e çıkardı.

Sonuçlar

2011'le karşılaştırmalı olarak 10 partinin elde ettiği sonuçlar şöyle oldu:

Party
2011 (%)
2015 (%)
Socialdemokratiet – Sosyal Demokratlar
24.8
26.3
Radikale Venstre – Sosyal Liberaller
9.5
4.6
Det Konservative Folkeparti – Muhafazakar Halk Partisi
4.9
3.4
Socialistisk Folkeparti (SF) – Sosyalist Halk Partisi
9.2
4.2
Liberal Alliance – Liberal İttifak
5.0
7.5
Kristendemokraterne – Hıristiyan Demokratlar
0.8
0.8
Dansk Folkeparti – Danimarka Halk Partisi
12.3
21.1
Venstre – Liberal Parti
26.7
19.5
Enhedslisten – Kızıl-Yeşil İttifak
6.7
7.8
Alternativet – Alternatif
---
4.8

Bazı genel tespitler

Seçim kampanyası; belirgin bir şekilde etki eden günlük olarak medyada ve çok sayıda ankette gösterildiği üzere Danimarka Parlamentosu'ndaki iki parti "bloku" denilen kesimler arasında çok yakın bir şekilde devam eden bir yarış olarak verildi.

Bununla beraber, aşırı sağcı Danimarka Halk Partisi'nin, seçimlerden sağcı/burjuva partiler arasında en büyük olarak çıkması şaşırtıcı oldu. Seçim kampanyası boyunca yayınlanan anketlerde çıkandan daha iyi bir sonuç elde ettiler.

Danimarka hükumetinin nasıl oluşacağı hâlâ belli değil. Danimarka Halk Partisi'nin hükumete katılıp katılmayağı sorusu hala yanıtlanmamış durumda.

Aynı zamanda Sosyal Demokratların -belli ki bazı SF seçmenlerinin oyunu kazanarak- 3 sandalye daha kazanması da şaşırtıcı oldu. Son dört yılın Sosyal Demokrat önderliğindeki hükumetinin notu iyi değil: Ekonomik politikalar az çok önceki burjuva sağcı hükumetten kopyalanmıştı. Danimarka'da ilk defa bir kadının Başbakan olması ve Sosyalist Halk Partisi'nin ilk defa hükumete katılmasıyla birlikte iyi bir başlangıç için işaretler olmasına rağmen hükumetin icraatları hızla bir hayal kırıklığı yaratmıştı.

Bu, bazı açılardan Danimarka Halk Partisi'nin başarısını açıklıyor.

Kızıl-Yeşil İttifak

Elbette Kızıl-Yeşil İttifak'ın  (KYİ) oylarının %1 arttığını ve parlamentodaki koltuk sayısının 12'den 14'e çıktığını haber vermekten mutluluk duyuyoruz. 2011'deki seçimlerde de partinin oyu %2.2'den %6.7'ye ve koltuk sayısı 4'ten 12'ye çıkmıştı. 

Kızıl-Yeşil İttifak'a verilen desteğin artmasında tabii ki son 4 yılda iktidarda bulunan Sosyal Demokratların önderliğindeki hükumetin ekonomik ve sosyal politikalarının yarattığı hayal kırıklığının da büyük etkisi var. Ama 2 yıl önceki anketler KYİ'nin oylarının %12 civarında olacağını gösteriyordu. Pazar günkü seçimlerde elde edilen kazanım bu anketlere göre az kaldı. Yine de Kızıl-Yeşil İttifak, Danimarka'nın dördüncü büyük partisi haline geldi.

Kızıl-Yeşil İttifakın seçim kampanyası, son dört yılda uğruna mücadele ettiği, toplumdaki en zayıfların korunması, kamu sektörünün geliştirilmesi, işsizlerin durumunun ve sosyal refahın kötüye gitmesine neden olan reformların kaldırılması ve iklim değişikliğiyle mücadele etmek için yeşil politikaların uygulanmasına odaklanmıştı.

Tuhaf ve çirkin seçim kampanyası

Çok sayıda partinin anketlerde göreli olarak iyi sonuçlar elde ediyor göründüğü ve iki büyük partinin -Sosyal Demokratlar ve büyük liberal parti "Venstre"- liderlerinin bir tür "başkanlık kampanyası" yürüttüğü pek çok yönden tuhaf bir seçim kampanyası yaşandı.

Liderlerin hiçbiri çok popüler değildi ve zaman zaman çok kötü konularda yarıştılar: Nasıl daha fazla göçmenin ülkeye girmesine engel olunur, nasıl daha fazla işsiz "çalıştırılır" veya "iş sahibi" yapılır gibi... En kötü ihtimalde kampanya, toplumun en zayıf kesimine saldırı olarak göründü.

Göçmenlerle ilgili negatif yaklaşımın önemli bir sebebi de elbette aşırı sağcı Danimarka Halk Partisi'nin yükselişiydi. Göçmen konusu dışında, AB konuları da dahil uluslararası ilişkilere neredeyse değinilmemesi göze çarptı.

Çok sayıda seçmen açık ki göçmenler ve "tembel" işsizlere dair çirkin tartışmalara alternatif araıyordu ve bu nedenle de daha alternatif ve radikal politikalara sahip partilere oy vermeyi tercih ettiler. Bu özellikle de merkez solda olan ve kendini Kırmızı Blok partilerinin arasında gören ama aslında sol ve anti kapitalist bir perspektife sahip olmayan bir sosyal-liberal yeşil parti olan "Alternatif (Parti)"e yönelim olarak gösterdi. Bu parti aralarında eski bir bakanında olduğu eski Sosyal Liberal Parti üyeleri tarafından kurulmuştu. Yeni parti, hayali yeşil ve diğer politikaları sunmakta başarılı oldu.

Yelpazenin diğer ucunda ise Liberal İttifak partisi başarılı oldu. Bu parti, kamu sektörünü daha da küçültmeyi hedefleyen net bir neoliberal profile sahip.

Yeni parlamentonun yapısı

Danimarka Parlamentosu'ndan 179 koltuk var. 2011 seçimlerinde 89 koltuk kazanan Kırmızı blok partileri, 86 koltuk kazanan Mavi blok partilerini az farkla geçmişti.

Bu defa Mavi Blok 90 koltuk kazandı. Aynı zamanda Kuzey Atlantik (Grönland ve Faroe adaları)'in 4 koltuk hakkı var. Milletvekilleri zaman zaman seçimden sonra saflarını belirliyorlar.

22.07.2015

0 yorum: